Zelenskiy kendisini daha ne kadar koruyabilecek...

Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy, yıl sonu toplantısında ülkenin ve devam eden savaşın geleceğine dair önemli açıklamalarda bulundu.

Toplantı boyunca Ukrayna ve Avrupa Birliği (AB) bayrakları önünde konuşan Ukrayna lideri, Rusya’yla müzakere kapısını bir kez daha kapattı ve Rusya’nın Ukrayna’da bu yıl "hiçbir hedefe ulaşamadığını" kaydetti.

Genel söylem ve vurgular dışında, Ukrayna lideri çeşitli önemli konulara da değindi.

ABD'YE GÜVENİNİ TAZELEDİ

Bunlardan birincisi, ordunun kendisinden "400-500 bin kişilik seferberlik istediğini" açıklaması oldu. Zelenskiy, komutanlığın yarım milyona kadar insanı orduya çekmeyi teklif ettiğini ancak bu rakamı iki nedenden dolayı onaylamadığını söyledi.

Birincisi, uzun süre siperlerde kalanların rotasyonu ve terhis edilmesi yönünde spesifik bir planın bulunmaması. İkincisi ise, ordunun önerdiği formattaki seferberliğin maliyetinin nereden sağlanacağı konusunda henüz bir anlayış birliğinin sağlanmamış olması.

“Ukrayna bütçesine 500 milyar Grivnaya mal olacak” diyerek talebin mali yüküne dikkat çeken Zelenskiy, ABD’de artık iyiden iyiye tartışma konusu haline gelen destek paketleri konusunda da "Washington’a güvendiğini" yineledi.

Zelenskiy ayrıca, “Ukrayna'daki savaşın gidişatını büyük ölçüde etkileyecek, Amerikan politikası daha ekonomik hale gelecek ve iç sorunlara odaklanacak” ifadeleriyle Donald Trump’ın yeniden ABD başkanı seçilmesi ihtimalinin de Ukrayna’yı vuracağı konusunda ABD’li uzmanlarla hemfikir görünüyor.

Zelenskiy Washington’a güvenedursun, kendisine asıl darbe Rusya’dan değil, Ukrayna içinden gelebilir.

Zelenskiy’in basın toplantısı, savaş başladığından bu yana düzenlediği basın toplantılarından çok farklıydı. "Muzaffer" ruh halinde gözle görülür bir azalma, kısa ve spesifik olmayan yanıtları dikkat çekti.

SATIR ARALARINDAKİLER

Ukrayna’da bugün en büyük problem, yetersiz asker kaynağı ve iç siyasette çıkan tartışmalar. Aslında, Zelenskiy’in açıklamalarının satır aralarında da bu işaretleri görmek mümkün.

Kiev belediye başkanı Vitali Kliçko, bir süre önce yaptığı açıklamada Zelenskiy’i otoriterliğe kaymakla suçladı ve şehirlerdeki yerel özyönetimleri yok ettiğini söylemişti. Kliçko ayrıca, bu gidişle Ukrayna'nın yakın gelecekte her şeyin bir kişinin ruh haline bağlı olduğu bir ülke haline geleceğini ve "bir buçuk yılı aşkın süredir Zelensky ile tek bir görüşme ya da telefon görüşmesi yapmadığını" söyleyerek ayrımı açık bir şekilde ortaya çıkarmıştı.

Zelenskiy’in konuşmasında seferberlik teklifini reddettiğini açıklaması da, başkomutan Valeri Zalujnıy ile Zelenskiy arasındaki çatlağı gözler önüne seriyor.

Bu arada, Ukrayna’da yapılan bir ankette, Ukraynalıların Zalujnıy’a yüzde 92 oranında güvendiği ortaya çıkmıştı. Aynı zamanda, ankete katılanların yüzde 72’sinin Zalujnıy’ın istifası fikrine olumsuz baktığı ortaya çıkmıştı.

Ankete katılanların neredeyse yarısı ise, Zelenskiy ile Zalujnıy arasında anlaşmazlıklar olabileceğine inanıyor.

Doğal olarak, gazetecilerin de cephede başarı eksikliği, büyük umutların bağlandığı karşı taarruzun başarısızlığı, Batı'nın yardımı ile ilgili sorunlar ve artan iç siyasi ve sosyal gerilim ile birlikte Zalujnıy’la yaşandığı kulislere yansıyan çatışma ve görevden alma planları hakkında birçok sorusu vardı. Zelenskiy ise bu tür soruların hiçbirine doğrudan yanıt vermedi.

SORU İŞARETLERİ...

Toplantıyı "benzersiz" kılan bir diğer nokta ise seferberlik konusuydu. Zelenskiy’in normal şartlarda askeri sır olarak değerlendirilen seferberlik planlarına ilişkin detayları kamuoyuyla paylaşması bile başlı başına benzeri görülmemiş bir durum.

Zelenskiy’in basın toplantısında tam olarak doğruları söylediği varsayılırsa, başka soru işaretleri de ortaya çıkıyor:

Eğer Zelenskiy, ordunun yarım milyon kişiyi daha askere alamayacağına inanıyorsa, Ukrayna’da savaşın nasıl sürdürüleceğine ilişkin ciddi soru işaretleri ortaya çıkıyor.

500 bin kişinin askere alınması imkansız ise, Ukrayna liderliği her defasında vurguladığı "1991 sınırları" hedefinden vazgeçip savunmaya odaklanması gerekiyor. Bu zaten, sahadaki somut durumun adının konması anlamına gelecek.

Bir diğer ihtimal ise Rusya’yla müzakereler. Ancak Zelenskiy, bu konuda da net bir sınır çizerek müzakereleri konu dışı ilan etti. Bu noktada hatırlatalım, Zelenskiy geçen sene Ukrayna'nın Rusya lideri Vladimir Putin ile herhangi bir görüşme olasılığını resmen "imkansız" ilan eden bir kararname imzalamıştı.

Peki Zelenskiy yönetimi ne bekliyor? Rusya’nın askerlerinin tükenmesini mi, Batı’nın yardımlarının artarak devam etmesini mi, yoksa NATO’nun doğrudan savaşa girmesini mi? Şimdilik bu üç ihtimal de olasılık dışı görünüyor.

ABD’de Ukrayna’ya yardımlar her gün daha çok tartışılıyor, Avrupa halkları arasında Ukrayna’ya tanınan ekonomik imtiyazlara karşı memnuniyetsizlik her gün artıyor. NATO ve Avrupa Birliği (AB) ise, Ukrayna’nın tam kapsamlı siper yoldaşlığı için “Önce savaş bitsin” veya “Reformları tamamlayın” diyor.

Ukrayna içinden çatlak seslerin de günden güne arttığı mevcut tabloda, Zelenskiy’in en büyük amacının siyasi ikbalini sürdürmek olduğu ortada. Peki en büyük soru şu: Zelenskiy kendisini nereye kadar koruyabilecek?

Bu yazı toplam 7163 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
Erkin Öncan Arşivi